Bu DAVA'nın iyi askerlere..
iyi iletişimcilere..
iyi bilişimcilere..
mühendislere..
hukukçulara..
ve daha pek çok şeye ihtiyacı vardır..
İşte bu noktada 'Milli İrade Bildirisi' hareketinin sorumluluk alarak devreye girmesi hayati önem taşımaktadır..
Hazırlanmasında bulunduğum sonradan bazı teorik fikir ayrılıklarından dolayı imzamı geri çekmiş olmama rağmen.. yine de görünürde en iyi alt yapı ve kadroya sahip olan bu hareketin bir an önce konferans ve panel birlikteliğinden çok daha ciddi bir yapılanmaya gitmesi esas olandır..
DAVA'nın sermaye ayağı eksiktir! Bugün Türkiye'de ulus devleti savunanlar beş parasızdır!.. Kemalistler beş parasızdır!..
Karşı devrimcilerin arasındaki dayanışmanın bizdeki karşılığı, sosyal platformlardaki arkadaşlık gruplarından öteye geçememektedir ve bu yanılgının sonuçları 'kürdistan'ın ilanına doğru gitmektedir!
Bu yokluğa bir çare bulmadan insanların mesailerini istemek ve DAVA'ya yönlendirmek hayaldir; iş, yazma-çizme ve panel düzenlemekten öteye gidemez! Gitmemektedir zaten!..
Bu sorun nasıl aşılır, nasıl sömürüye dönmeden sağlıklı bir yapı kurulur bilemiyorum.. ciddiyetle ve ivedilikle ele alınması gerekmektedir!.. Ben, cebinde parası olmadığı için bazı toplantılara katılamayan 'yazar'ların varlığını biliyorum.. gerisi malumunuz..
Çocuklarımız cemaat vakıflarının elinde esir! Atatürkçü sanılan okullar bugün Türkiye'nin en pahalı okulları konumundadır ve her yıl göstermelik bir iki burs ile göz boyamaktadırlar..
Bugün ülkemizde yaşanan bir sınıf mücadelesi değildir; işgal, had safhaya ulaşmıştır.. Meseleye bu gözle bakmayanların derindeki niyeti farklıdır! Dünyada sınıf mücadelesi kalmamıştır; ezen ve ezilen vardır ve ezilenler, dünya nüfusunun yüzde doksan beşini oluşturmaktadır.. dolayısıyla yutturmaca bir sınıf mücadelesiyle sorun çözümlenemez; zira saldırı tüm insanlığadır!
Bu saldırının karşısında duran herkes 'faşist' ilan edilerek, evrensel faşizmin yüzü gizlenmektedir! Geleceğin resmi; sınırsız özgürlüğün sonrasında doğacak olan anarşinin hemen ertesinde şemsiye misali tüm insanlığı saracak olan totaliter bir rejimdir!
Devletlerden temizlenen dünyada şirketlerin egemenliği kurulacak ve hemen ertesinde tek bir şirket ve köle insan modeli!..
Bu yüzden bizim mücadelemiz sadece bir vatan savunusundan ibaret değildir.. Çünkü 'Kemalizm', evrensel çözümler sunan ve tüm insanlığa hitap eden bir kurtuluş reçetesidir! Bunu halkımıza anlatmadan başarıya ulaşmamız hayaldir!
Bu halka doğruları anlattılar da.. anlamadı mı? Kim, ne zaman yaptı bu işi; de bu kadar eminsiniz!
Bunu bir keresinde Mustafa Kemal Atatürk yapmıştı hatırlarsanız.. sonuç ortada! Türkiye Cumhuriyeti!..
Halk yanlış anlamaz; yeter ki sen doğruları olduğu gibi anlat!.. Yeter ki bir kere de sen kapısını çal!..
Bir kere de sen hatırını sor!..
Bu üstten bakmacılık da, ne ola ki..
Cem Yağcıoğlu 24-11-2013
iyi iletişimcilere..
iyi bilişimcilere..
mühendislere..
hukukçulara..
ve daha pek çok şeye ihtiyacı vardır..
İşte bu noktada 'Milli İrade Bildirisi' hareketinin sorumluluk alarak devreye girmesi hayati önem taşımaktadır..
Hazırlanmasında bulunduğum sonradan bazı teorik fikir ayrılıklarından dolayı imzamı geri çekmiş olmama rağmen.. yine de görünürde en iyi alt yapı ve kadroya sahip olan bu hareketin bir an önce konferans ve panel birlikteliğinden çok daha ciddi bir yapılanmaya gitmesi esas olandır..
DAVA'nın sermaye ayağı eksiktir! Bugün Türkiye'de ulus devleti savunanlar beş parasızdır!.. Kemalistler beş parasızdır!..
Karşı devrimcilerin arasındaki dayanışmanın bizdeki karşılığı, sosyal platformlardaki arkadaşlık gruplarından öteye geçememektedir ve bu yanılgının sonuçları 'kürdistan'ın ilanına doğru gitmektedir!
Bu yokluğa bir çare bulmadan insanların mesailerini istemek ve DAVA'ya yönlendirmek hayaldir; iş, yazma-çizme ve panel düzenlemekten öteye gidemez! Gitmemektedir zaten!..
Bu sorun nasıl aşılır, nasıl sömürüye dönmeden sağlıklı bir yapı kurulur bilemiyorum.. ciddiyetle ve ivedilikle ele alınması gerekmektedir!.. Ben, cebinde parası olmadığı için bazı toplantılara katılamayan 'yazar'ların varlığını biliyorum.. gerisi malumunuz..
Çocuklarımız cemaat vakıflarının elinde esir! Atatürkçü sanılan okullar bugün Türkiye'nin en pahalı okulları konumundadır ve her yıl göstermelik bir iki burs ile göz boyamaktadırlar..
Bugün ülkemizde yaşanan bir sınıf mücadelesi değildir; işgal, had safhaya ulaşmıştır.. Meseleye bu gözle bakmayanların derindeki niyeti farklıdır! Dünyada sınıf mücadelesi kalmamıştır; ezen ve ezilen vardır ve ezilenler, dünya nüfusunun yüzde doksan beşini oluşturmaktadır.. dolayısıyla yutturmaca bir sınıf mücadelesiyle sorun çözümlenemez; zira saldırı tüm insanlığadır!
Bu saldırının karşısında duran herkes 'faşist' ilan edilerek, evrensel faşizmin yüzü gizlenmektedir! Geleceğin resmi; sınırsız özgürlüğün sonrasında doğacak olan anarşinin hemen ertesinde şemsiye misali tüm insanlığı saracak olan totaliter bir rejimdir!
Devletlerden temizlenen dünyada şirketlerin egemenliği kurulacak ve hemen ertesinde tek bir şirket ve köle insan modeli!..
Bu yüzden bizim mücadelemiz sadece bir vatan savunusundan ibaret değildir.. Çünkü 'Kemalizm', evrensel çözümler sunan ve tüm insanlığa hitap eden bir kurtuluş reçetesidir! Bunu halkımıza anlatmadan başarıya ulaşmamız hayaldir!
Bu halka doğruları anlattılar da.. anlamadı mı? Kim, ne zaman yaptı bu işi; de bu kadar eminsiniz!
Bunu bir keresinde Mustafa Kemal Atatürk yapmıştı hatırlarsanız.. sonuç ortada! Türkiye Cumhuriyeti!..
Halk yanlış anlamaz; yeter ki sen doğruları olduğu gibi anlat!.. Yeter ki bir kere de sen kapısını çal!..
Bir kere de sen hatırını sor!..
Bu üstten bakmacılık da, ne ola ki..
Cem Yağcıoğlu 24-11-2013
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder